Altınköy Açık Hava Müzesi’nde Üç Yeni Ceylan Yavrusu Dünyaya Geldi

Altınköy Açık Hava Müzesi’nde dünyaya gelen üç ceylan yavrusu, kendileri için oluşturulan doğal hayat alanlarında uzman veteriner tabipler nezaretinde ömrünü sürdürüyor.

Altındağ Belediyesi tarafından köy hayatını günümüze aktarmak emeliyle kurulan Altınköy Açık Hava Müzesi, içerisinde yel değirmeni, asma köprü, bakkal, gül bahçesi ve tarihi meskenler üzere yapıların yanı sıra çeşitli hayvanları da barındırıyor.

Keklik, kaz, tavus kuşu ve ceylan üzere yaklaşık 200 hayvanın ömür sürdüğü müze, doğal ömür alanını yerinde deneyimlemek isteyenlerin uğrak noktası oluyor.

Müzede vakit zaman hayvanların dünyaya getirdiği yavrular, tatlı telaşa neden oluyor.

Son olarak bir ceylanın üç dişi yavru dünyaya getirmesi, müzedeki doğal yaşama renk kattı.

“1,5 ay sonra kendi başlarına hareket edebilecekler”

Altınköy Açık Hava Müzesi Müdürü Dilek Kara Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ceylanlara doğal ortamlarına uygun alan oluşturduklarını belirterek, bunun ziyaretçiler tarafından da memnuniyetle karşılandığını söyledi.

Ceylanların sağlıklı halde dünyaya geldiğini kaydeden Yılmaz, “Zaten veteriner tabiplerimiz daima buradalar. Hatta tabiplerimiz 7 gün 24 saat başlarında duruyor. Şu anki süreçleri de çok hoş, denetim altındalar.” bilgisini verdi.

Yılmaz, ceylanlara insanların müdahalesini engellemek için hayat alanlarını telle çevirdiklerini aktararak, “Ceylanlar ve anneleri çok hassas. Biraz daha vakte muhtaçlığımız var, 1,5 ay sonra tam manasıyla kendi başlarına hareket edebilecekler.” diye konuştu.

Yeni doğanlarla birlikte müzedeki ceylan sayının 7’ye ulaştığını belirten Yılmaz, “Ceylanlarımız burada tabiatlarına uygun biçimde ömürlerine devam edecek. Ziyaretçilerimizin ceylanlara ve hatta öteki hayvanlarımıza olan ilgisi sahiden bizi çok mutlu ve memnun ediyor. Zira, Ankara’da merkeze yakın bu türlü bir yer yok. Vatandaşlar, buraya geldiğinde çok keyifli oluyorlar.” tabirlerini kullandı.

Ceylanlardan birinin ismini “Zıpır” koyduklarını anlatan Yılmaz, şunları kaydetti:

“Ziyaret esnasında küçük bir kız çocuğumuz, annesine koşarak gelirken, ‘Anne, bunlar çok zıpır’ dedi. Bilhassa yeni doğan ceylanlarımızın birinden bahsetti. Biz de o vakit ismi ‘Zıpır’ olsun dedik kendi ortamızda. Başkaları şimdi öyküsünü bekliyor.”